Teknolojik sıçramalar gerçekleştikçe sınırlar aşılıyor. Yeryüzündeki herhangi bir yetişkin geriye her baktığında, yaşamı boyunca gördüğü tüm teknolojik gelişmelere hayret edebilir.
Ancak, verimliliklerin düşüklüğü ve güvenlik problemleri nedeniyle ölmeyi reddeden teknolojiler var. Eski bir şiirde bahsedildiği gibi “mermi icat edilse de ok asla unutulmaz”, çok doğru bir söz. Bazen yeni şeyler eskinin yerini tutamıyor.
Ölmeyi reddeden teknolojilerden birisi de kablolamadır. Evet, Wi-Fi ve Bluetooth çağında yaşıyoruz ve kablosuz işleme, bulutta çalışan programların çağında olduğumuz doğru. Fakat hâlâ kablolar orada, olayın büyük birçoğunda aktif olarak kullanılıyor ve yaşamlarımız için hayati önem taşıyor.
Bugüne ve geleceğe bu kadar çok odaklandığımız zamanlarda geçmişin kaybolmayı reddeden ihtişamına da bakmayı unutuyoruz.
Telgraf, bugün kullandığımız modern iletişim araçlarının büyük babasıdır. Tanıtımı, iletişimde ve bilgiyi bir yerden diğerine aktarma hızında Kopernikçi bir değişimdi. Bilinen ilk elektriksel iletişim şekli oydu.
Telgraftan önce bir ülkeden diğerine mektup gelmesini haftalarca beklerken, artık birkaç saat içinde mesajlar iletilmeye başladı. Günümüzde internetin veya mobil cihazların kullanımı bizim için ne anlama geliyorsa, zamanında telgrafın da o olduğunu söyleyebiliriz.
Telgraf kullanımının yaygınlaşmasıyla, dünyada gözün gördüğü her yeri kablolarla sanki örümcek ağıymışçasına bağlamaya çalıştık. İnsanlık sonunda bunu da başardı diyebiliriz.
“Guta-perka” olarak bilinen bir yalıtkanın icadı, Birleşik Krallık ile Fransa arasında ilk denizin altına kablo döşenmesini mümkün kılmış ve bu altyapının geliştirilmesi ve genişletilmesi için bir yarış başlamış
19 yüzyılın ortalarında, İrlanda ve İskoçya, Galler ve İrlanda, Korsika ve Sardunya, İsveç ve Danimarka ve daha az birçok yer arasında kablolar döşendi. Birkaç yıl öncesinde ise Amerika Birleşik Devletleri’nde deniz altında kablolarla testler yapıldı.
Birkaç yıl boyunca devam eden devasa çabalardan sonra, ilk transatlantik kablo döşenmeyi başardı. Nihayet 1868 yılına gelindiğinde Atlantik üzerinden Kanada ve İrlanda’yı birbirine bağlayan bir kablo döşenmişti. Böylece iki uzak kıta fiziksel olarak birbirine bağlıydı.
Bu teknik ve bilimsel başarı, zamanın iki büyük gücü olan Amerika Birleşik Devletleri ve Büyük Britanya arasındaki iletişimi büyük ölçüde kolaylaştırdı ve herhangi iki nokta arasındaki mesajların gecikmesini önemli ölçüde azalttı.
Sürekli konuşulan küreselleşme aslında dünyadaki ilk bağlantı deneyimi olarak Amerika’nın keşfi değil, ilk transatlantik denizaltı kablosunun kurulumudur.
Başlangıçta telgraflar o kadar pahalıydı ki yazılı mesajla iletişim kurma şeklimizi önemli ölçüde değiştirdi. Mesaj veya tebliğ yayınlarken çok az kelime kullanılması gerekiyordu.
Telgraf hiçbir zaman sıradan bir ev aleti konumuna gelmedi. Belki telefonun icadı ve radyonun yayılmasının bunun sebebi olabilir, ancak bu yeni teknolojiler telgrafın kullanımına son vermedi.
Kripto para ve kripto ticareti
Teknolojinin gelişmesiyle birlikte kripto ticareti de gelişiyor. Yatırımcılar arasında son yıllarda en popüler olanlar şeylerden birisi de bu. Belki önümüzdeki yıllarda hisse senedi ticareti ve Forex’in yerini dahi alabilir. Kripto para birimleri çok oynak olduğu için özellikle yeni paralara veya eğlence amaçlı çıkan paralara yatırım yaparken çok dikkatli olmanız gerekir.Kripto para birimine yatırım yapmak için gerekli bilgi ve becerilere sahip olmanız gerekir. Ayrıca Bitcoin Buyer gibi tüccarlar ve yatırımcılar için bir uygulama kullanabilirsiniz.
Telgraf ve banka havalesi
ABD’deki Western Union, telgrafın yaydığı sinyalleri kullanarak çalıştırdığı, tarihteki ilk elektronik aktarımı gerçekleştirmeyi başardığında, bugünden çok uzak bir yıl olan 1872 idi.
Göndericinin ofisinden gelen bir telgraf, aktarılacak paranın yatırıldığını doğruladıktan sonra başka bir telgrafla, alıcıya ödeme yetkisi verilmesi emri gönderildi.
Western Union, neredeyse tüm Amerika Birleşik Devletleri’ni kapsayan geniş ofis ağından yararlandı. Bu erken transferler ilkeldi ve süreç hantaldı, ancak o günlerde banka transferlerinin nereye ulaşacağını, bu işin geleceğini göstermişlerdi. Oldukça büyüleyici bir hikayeleri var.